6 Mayıs 2009 Çarşamba

SAHADA EFSANE, PEKİ YA KULÜBE DE?

Avrupa'da bir döneme damga vurmuş futbolcular, bunu teknik direktör olarak sahaya yansıtamadı. Aslında bu örneklere ilk olarak Hagi'den başlamak istiyorum. Benim Hagi'den beklentilerim çok yüksekti. Teknik adam olarak en büyük başarısı Galatasaray ile 2005 yılında aldığı Türkiye Kupası oldu. Sırasıyla Romanya Milli takımı, Bursasspor, Galatasaray, Politehnica Timişoara ve Steau Bükreş maceraları hep başarısızlıkla sonuçlandı. 44 yaşında olan Hagi'nin hocalık kariyeri oldukça kötüydü ama yaşı itibariyle önemli başarılarda kazanma şansı var.

Jurgen Klinsman'ı da bu kategoriye koyuyorum. Şimdi diyeceksiniz ki Almanya Milli takımını 2006'da Dünya üçüncüsü yaptı ama onun hocalığını asıl göstereceği yer bana göre Bayer Münih'di. Klinsman aslında Münih'te çok kötü bir sezon da geçirmiyordu ancak oynanan futbol Münih yönetimine ümit vermedi. Belki de en büyük dezavantajı görevi Otmar Hitzfeld gibi efsane bir hocadan almasıydı. Kulübeye inanılmaz yakışan bir adam. Ben Klinsmanın teknik adam olarak Avrupa Kupası kaldıracağına inanıyorum ancak başlangıç olarak hayal kırıklığına uğrattı.

Aslında bu yazıyı bana yazdıran adam Marco Van Basten oldu. Öğle saatlerinde Ajax ile önümüzdeki sezon yola devam etmeyeceği haberleri ajanslara düştü. Ligin bitimine 1 hafta kala şampiyon Azz Alkmar'ın 12 puan gerisinde 3.sıradalar. Ajax önümüzdeki sezon UEFA Kupasına katılacak. Euro 2008 Van Basten'in kaderini değiştiren turnuva oldu. Hollanda Euro 2008'e harika bir başlangıç yapmıştı ancak karşısına Guuıs Hiddink çıkana kadar. İlginçtir ikisi de Hollanda futbolunun efsane isimlerinden ama 21 Haziran 2008'e kadar yolları kesişmemiş. Van Basten Euro 2008'in ardından Ajax'a büyük umutlarla gitti ama efsanenin 1 yılı hüsranla geçti. Futbolcuyken striker olmasından mı bilinmez ama Van Basten hücüm futbolunu benimsemiş. Hollanda ve Ajax'da bunu yapmaya çalıştı ve dönem dönem de başardı ancak kariyer olarak teknik adamlığa iyi bir başlangıç yapamadı.

Hristo Stoickov da şüphesiz ülkesi Bulgaristan'ın efsanelerinden... O da yeşil sahadaki performansını kulübeye yansıtamayanlardan. Bulgaristan'ı Euro 2008'e götüremedi. 2010'da Afrika'da olmaları zor gözüküyor. Görevine devam etmesi onu diğerlerinden ayırıyor.

Hiç yorum yok: